Yanık, organizmanın bölgesel olarak ateş, buhar, kimyasal madde, sıcak gibi etkilerden dolayı oluşan doku harabiyetidir. Yanığın derecesi ise dokuda oluşan yanığın derinliği, vücudu ne kadar etkilediği ve yanığın yeri göz önünde bulundurularak belirlenir. İkinci derece yanıklar genellikle sıcak suyla haşlama, sıcak bir cisimle temas veya ateşle temas sonucu oluşur. Cilt kızarık ve nemli görünür. Cilt altında, halk arasında su toplaması olarak bilinen ve "bül" adı verilen içi sıvı dolu kesecikler oluşur. Çok ağrılıdır. Ciltte kahverengilik ve iz bırakabilir.

Yanık tedavisi, hastanın ilk önce ateş kaynağından uzaklaştırılması ile başlar. Yanık bölgeyi soğuk suyla yıkamak veya soğuk su dolu kapta bekletmek uygundur. Yanık kol veya bacakta ise, ilgili uzuv kalp seviyesinden yüksekte tutulmalıdır. Ciltte yabancı bir madde var ise, sabunlu su ile dikkatlice temizlendikten sonra yanık alan temiz bir örtü ile kapatılmalıdır. Ağrı 1-2 gün içinde geçmezse, acilen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Yanık tedavisi uygulanırken, yanık üzerine buz tutulmamalıdır. Buz, duyu azalmasına yol açarak vücutta donuk oluşturabilir. Yaraya yapışmış giysi kesinlikle çıkarılmamalıdır. Giysinin etrafı kesilip, bu bölge olduğu gibi bırakılmalıdır. Yanığın üstüne kesinlikle salça, yağ, yoğurt, krem ve diş macunu sürülmemelidir.

Genel olarak yanık yaraları kapalı olarak tedavi edilmelidir. Yağlı kremler ve antibiyotikli kremler sürüldükten sonra yara, gazlı bezle kapatılmalıdır. İkinci derece yanıklar, yaklaşık olarak 2-3 hafta içinde iyileşmektedir. İz kalması durumunda ise birçok estetik amaçlı klinik krem bulunmaktadır. İlerleyen makyaj uygulamaları sayesinde bu izler uzmanlıkla kapatılabilir.

Yanık tedavisi sırasında dikkat edilmesi gereken bazı ek önlemler bulunmaktadır:

Yanık yaralarının tedavisinde dikkatli ve bilinçli olunması, iyileşme sürecini hızlandıracak ve komplikasyon riskini azaltacaktır.